Türkiye’nin ilk kadın Sümeroloğu olan Muazzez İlmiye Çığ, 110 yaşında hayatını kaybetti. Mersin’in Mezitli ilçesindeki özel bir hastanede rahatsızlığı nedeniyle tedavi gören Çığ, doktorların müdahalesine rağmen hayatını kaybetti. Çığ’ın kızı Esin Çığ “Hepimizin başı sağ olsun” dedi.
Yazarı olduğu Kaynak Yayınları’ndan yapılan açıklamada, “Türkiye’nin aydınlanma mücadelesinin yorulmak ve yaşlanmak bilmeyen değerli bilim kadını, son Sümer Kraliçesi, değerli yazarımız Muazzez İlmiye Çığ’ı kaybettik.Ailesinin, okurlarının ve ülkemizin başı sağolsun” ifadeleri kullanıldı.
İlmiye Çığ, Arap kadınlarının taktığı başörtüsünün Müslüman dünyasında ortaya çıkmadığı, aslında beş bin yıl önce Sümerli rahibeler tarafından genç erkekleri sekse başlatmak için takıldığını kitabında yazdı. Ayrıca, Kur’an‘da yer alan birçok hikâyenin aslında Sümer efsanesi olduğunu iddia etti. 2007 yılında halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek suçuyla yargılandı, ancak ilk celsede beraat etti.
Alman Arkeoloji Enstitüsü ve İstanbul Üniversitesi Tarih Öncesi Bilimler Enstitüsü’nün onursal üyesidir. 2002 yılında, gazeteci Serhat Öztürk’ün bir dizi röportajından oluşan Çivi Çiviyi Söker adlı otobiyografisi, ülkenin önde gelen ulusal finans kuruluşu Türkiye İş Bankası tarafından yayımlandı.
Muazzez İlmiye İtil’in anne ve babası Kırım Tatarıdır ve her ikisi de Türkiye’ye göç etti; baba tarafı Merzifon‘a, anne tarafı ise Türkiye’nin dördüncü büyük şehri olan ve o dönemde Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli bir bölgesel yönetim merkezi olan kuzeybatıdaki Bursa‘ya yerleşti.
Muazzez İlmiye, I. Dünya Savaşı‘nın patlak vermesinden birkaç hafta önce Bursa’da doğdu. 1919’da beşinci yaş gününü kutladığı sırada Yunan Ordusu tarafından İzmir’in işgal edilmesi üzerine öğretmen olan babası, ailesinin güvenliğini sağlamak için Çorum‘a taşındı ve genç Muazzez burada ilköğrenimini tamamladı.[2] Ayrıca Fransızca ve keman dersleri aldı. 1926’da sınavla Bursa Kız Muallim Mektebi’ne girdi ve 1931’de, 17 yaşına geldiğinde ilkokul öğretmeni yetiştiren bu okuldan mezun oldu.
Yaklaşık beş yıl boyunca, bir başka kuzeybatı kenti olan Eskişehir‘de öğretmenlik yaptı.[3] Bu sırada kardeşi Turan İtil, beyin cerrahı olmak için Amerika‘ya gitti. 1936’da Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Hititoloji Bölümü’ne kaydoldu. Hocaları arasında, İkinci Dünya Savaşı‘nı Türkiye’de profesör olarak geçiren, Hitler dönemi Alman-Yahudi mültecileri Hans Gustav Güterbock ve Benno Landsberger gibi dönemin en önemli Hitit kültürü ve tarihi uzmanları vardı.
1940’ta diplomasını aldıktan sonra, İstanbul Arkeoloji Müzeleri‘ni oluşturan üç kurumdan biri olan Antik Şark Eserleri Müzesi’nde on yıl sürecek kariyerine, kurumun arşivlerinde tercüme edilmeden ve tasnif edilmeden saklanan binlerce çivi yazılı tablet alanında uzman olarak başladı. Meslektaşları Hatice Kızılyay ve F. R. Kraus ile birlikte, müzenin deposunda bulunan Sümer, Akad ve Hitit dillerinde yazılan binlerce tableti temizlediler, sınıflandırdılar ve numaralandırdılar. Çığ, 74 bin tabletten oluşan çivi yazılı belgeler arşivini oluşturdu ve 3 bin tabletin kopyasını çıkarıp, katalog hâlinde yayımladı.[4] Aradan geçen yıllarda, tabletlerin deşifre edilmesi ve yayınlanması konusundaki çabaları sayesinde Müze, dünyanın her yerinden Eski Çağ tarihi araştırmacılarının katıldığı bir Orta Doğu dilleri öğrenme merkezi hâline geldi.[2]
1957’de Münih‘teki Oryantalistler Kongresi’ne katıldı. 1960’ta Heidelberg Üniversitesinde 6 aylık bir çalışma yaptı. 1965’te Roma‘da sergilenen Hitit sergisini bu şehirden alarak Londra‘ya götürdü. 1972’de emekliye ayrıldı.[5] Emeklilikten sonra bir süre yurtdışında yaşayan Muazzez İlmiye Çığ, 1988’de Philadelphia‘daki Asuroloji kongresine katıldı. Prof. Kramer‘in History Begins at Sumer adlı kitabını Türkçeye çevirdi ve kitap 1990’da “Tarih Sumer’de Başlar”[6] adıyla Türk Tarih Kurumu tarafından yayımlandı.[7] Kitabın çok ilgi görmesi üzerine 1993’te çocuklara yönelik Zaman Tüneliyle Sümerlere Yolculuk da dâhil, Sümer ve Hitit kültürlerini tanıtan 13 kitap yazdı.[8] 2000 yılında İstanbul Üniversitesinden (İlk Çivi Yazısı ve Sümeroloji Uzmanı ünvanıyla) fahri doktora aldı.[9] Muazzez İlmiye Çığ’ın özel arşivi Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı‘ndadır.
Alman Arkeoloji Enstitüsü ve İstanbul Üniversitesi Tarih Öncesi Bilimler Enstitüsü’nün onursal üyesidir. Belleten, Bilim ve Ütopya gibi dergi ve gazetelerde yayımlanan kitaplarında, bilimsel makalelerinde ve genel ilgi alanlarına yönelik makalelerinde görülen özenli ve sistematik araştırmaları ile mesleğinde ün kazandı.
Bereket Kültü ve Mabet Fahişeliği ve Vatandaşlık Tepkilerim isimli kitaplarında, kadınlarda başörtüsünün köklerinin Akadlara dayandığını yazdı. 2007 yılında, kendisi ve yayıncısı hakkında “dinî farklılıklara dayalı nefreti körüklemek” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamalarıyla yargılandı.[10] Duruşmasında, “Ben bir bilim kadınıyım … Kimseye hakaret etmedim” diyerek suçlamaları reddetti. İlk celsede hâkim davayı düşürdü ve yarım saatten kısa süren bir duruşmanın ardından kendisi ve kitabın yayıncısı beraat etti.[11][12]
Topkapı Müzesi Müdürü M. Kemal Çığ ile 1940 ve 1983 yılları arasında evli olan Muazzez İlmiye Çığ’ın 2 kızı vardır,[13] Oyuncu Zafer Ergin‘in teyzesidir. Çığ, 20 Haziran 2014’te 100 yaşına ve 20 Haziran 2024’te 110 yaşına girdi.[14][15]
Çığ, Mersin’in Mezitli ilçesindeki özel bir hastanede rahatsızlığı nedeniyle yoğun bakımda tedavi gördükten sonra, 17 Kasım 2024’te 110 yaşında öldü.[16][17]
GÜNDEM
4 gün önceGENEL
4 gün önceGÜNDEM
4 gün önceGÜNDEM
4 gün önceGÜNDEM
14 gün önceGÜNDEM
18 gün önceGÜNDEM
20 gün önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.